Ne yaparsa yapsın yaranamadığı, kötü adam ilan edilmeye çalışıldığı, bazı alnı secdelilerin bile eften püften bahanelerle aleyhinde konuştuğu için Recep Tayyip Erdoğan’ı bir kenarda tutalım ve Devletimize odaklanalım.
Başımızda Reis olmayacağına göre yönetim için iki seçenek var. Birincisi millet ittifakı. Diğeri de zayıf ihtimal de olsa islamcılar ittifakı olsun. Cömert davranalım ve islamcılara yönetimi devredelim. Soru şu: Hangi ittifak olursa olsun şu anda devleti savaşa sokmak doğru olur mu? Gazze’ye askeri müdahale yaparsak ABD, BM, AB seyirci mi kalır? Kardeş sanılan İran ve Arap devletleri bize destek verirler mi?
En önemli soru da, hava, kara, deniz silahlarımızla, çelik kubbemizle, ekonomimizle, içimizdeki fitne odaklarıyla vs. devlet ve millet olarak uzun sürecek bir savaşa hazır mıyız?
Bu soruyu özellikle heyecanlı gençleri islam kardeşliği, çocuk katliamı, soykırım gibi hassas konularla doldurup Reis’in üzerine gönderenlere veya “Reis, Gazze için sadece konuşuyor, kınamaktan başka ne yapıyor?” diyenlere soruyorum. Bu ittifak ısrarla “Mehmetçik Gazze’ye” dediği ve o bahaneyle Reis’i itibarsızlaştırmaya çalıştığı için konuya buradan başladım.
Eğer başımızda millet ittifakı olup cumhurbaşkanı da Eİ ya da ÖÖ olsaydı, Gazze’ye yaklaşım değişir miydi, neler konuşurduk, sınırlarımızda ve islam dünyasında neler olurdu? Hayal dahi etmek istemiyorum.
⸻
Üçüncü Dünya Savaşı çoktan başladı
Üçüncü Dünya Savaşının uzun süredir başladığını bilmem söylemeye gerek var mı? Güçler, gruplar, dengeler, haritalar yeniden oluşuyor. Devletimiz darbe girişimlerine, salgına, depreme, yangınlara, etrafındaki savaşlara rağmen ayakta durmaya, ekonomisini korumaya, en önemlisi de savunma sahasında millî üretimde bulunmaya çalışıyor.
Milli savunmada yüzde seksen gibi bir orana kavuşsak da eksiğimiz çok fazla. Bu sebeple geldiğimiz noktadan aşağı yuvarlanmamız, birikimleri kaybetmemiz ve elli yıl öncesine dönmemiz için korkunç çaba sarfedenler var.
Gövdeni bütün heybetiyle ortaya çıkardığın zaman zulüm bitecekse, zalimler köşelerine çekilecekse, masumlar tamamıyla rahata ve huzura kavuşacaksa savaş neden olmasın? Meydana çıkıp ilk mermiyi sıktığında yapayalnız kaldığını ve bütün dünyanın üstüne geldiğini, etrafının kuşatıldığını, yurdumuzda füzelerin, bombaların seslerinin duyulmaya başladığını, suikastlerin, liderleri, komutanları, bakanları öldürme haberlerinin kulaktan kulağa yayıldığını hatta bütün dünyaya anons edildiğini düşünsenize!
Tabi ki güçlüyüz, tabi ki sırtımız yere gelmez. Ama Birinci Dünya Savaşından sonra daha yeni yeni kendimize geldik ve müttefik sandığınız süper güç, bir numaralı düşmanımız. PKK, FETÖ başta olmak üzere ne kadar bize zarar veren örgüt varsa o odaktan yönetiliyor. Azıcık sendelesek içeriden ve dışarıdan bizi yıkmak için uğraşacak yapılar var.
⸻
Savaş romantizmiyle devlet sorumluluğu bir değildir
“Bismillah” deyip yola çıkalım demesi çok kolay. Karşında sadece İsrail mi var sanıyorsun? Sağa sola kuduz köpek gibi saldıran şımarık İsrail’in bu cesaretinin sebebini hiç mi sorgulamıyorsun? Bir adım sonrasını düşünmeden hareket ettiğin anda bataklığa senin de batman kaçınılmaz olur.
Gazze meselesine, Filistin’e sınır komşusu ülkelerle ve vicdan taşıyan bazı Avrupa ülkeleriyle birlikte hareket etmek, dünya kamuoyunu bilgilendirmek, gündemi canlı tutmak, ortak kararlar almak ve askeri müdahale olacaksa hep birlikte yapmak suretiyle çözüm bulunabilir.
Bizim acilen Suriye meselesini halletmemiz lazım. Esas büyük tehlike orada. Bir atımlık otumuz varsa onu da orada kullanmalıyız. YPG sürekli oyalıyor, ABD sessiz duruyor ama ne yapmak istediğini hepimiz biliyoruz. Savaş çıkarsa orada çıkar. Sen daha aşağı inip Gazze’de İsrail’e yüklendiğin anda Suriye’de her şey değişir ve bölünme başlar.
⸻
Vicdanla hareket tamam ama akılla yön verelim
Vesselam… En yakın komşun mafya ile bir sorun yaşayıp perişan olduğunda üzülürsün, ayırmaya, mafyayı uyarmaya çalışırsın, baktın olmuyor her türlü yardımı yaparsın, moral olursun, destek verirsin ama çıkıp sen de kavga etmek istediğinde yutkunursun. Gözünün önüne başına üşüşmeyi bekleyen düşmanların, zayıflığın, kaybedeceklerin, yıkılacak evin, çocukların, diğer kardeşlerin gelir.
Her kim ki, Reis hiçbir şey yapmıyor diyorsa yalan söylüyor, iftira atıyor. Bekâra eş boşamak kolay olur. Bazıları atıp tutuyorlar. Siyaset uğruna ve Reis düşmanlığını öne çıkararak akl-ı selim düşünmüyorlar ya da bildikleri halde gerçekleri çarpıtıyorlar. Cumhurbaşkanını göreve çağırıyorlarmış…
Senin bildiğinin bin katı bilgiye sahip olan ve İslam dünyasının sancısını yüreğinde taşıyan Reis’i uyarıncaya kadar sen kendi görevini yap da fitneyi, bölünmeyi, devletten soğumayı engellemeye çalış.
⸻
Rabbim bölük pörçük dağılan ve celladına âşık olan dünya Müslümanlarına akıl, fikir ve şuur versin. Her türlü kötülükten, zulümden, oyundan, fitneden ümmeti muhafaza eylesin.