Hacı Ali GÜNEÇIKAN
Köşe Yazarı
Hacı Ali GÜNEÇIKAN
 

Artık Bu Şehrin Adı Dünyada Edebiyatla Anılacak

UNESCO… Kâğıt üzerinde bir kurum değil, aslında insanlığın vicdan defterinde açılmış bir sayfa. Kelimelerin sınır tanımadığı, kültürlerin birbirini anlamaya çalıştığı bir dünyanın umudu. Yüzyıllardır savaşan insanoğluna, “barışı zihinlerde inşa edin” diye seslenen bu büyük yapı, bugün Kahramanmaraş’a dönüp diyor ki: “Senin kelimelerin, artık insanlığın ortak mirasıdır.” “Edebiyat Şehri” unvanı, sadece güzel cümleler kuran bir kente verilmez. Bu unvan, bir milletin hafızasında saklı duran kelamın, şiirin ve hikâyenin dünya sahnesine taşınması. Kahramanmaraş, bu anlamda yalnızca bir şehir değil, bir medeniyetin kelimeyle dirilişi. UNESCO’nun bu takdiri, Kahramanmaraş’ın kültürel kalkınma yolculuğunda bir dönüm noktası. Dublin, Granada, Edinburgh, Prag gibi şehirlerle aynı listede yer almak; kelimenin, düşüncenin, şiirin evrensel dilinde artık bir Türk sesi duyulacağı anlamına gelir. Kahramanmaraş, Necip Fazıl’ın isyanını, Cahit Zarifoğlu’nun duasını, Abdurrahim Karakoç’un halk nefesini, Sezai Karakoç’un diriliş çağrısını ve Yedi Güzel Adam’ın kalp ritmini taşır içinde. Bu şehir, kelimenin toprakla, duygunun insanla, düşüncenin inançla yoğrulduğu bir medeniyet ocağı. Bugün bu şehir, kendi evlatlarının kalemiyle dünya literatürüne adını yazdı. Artık edebiyat dendiğinde, bir köşede Kahramanmaraş yankılanacak. Bir zamanlar, Maraş sokaklarında yürürken taşlara dikkatle bakan bir çocuk vardı. Kimi gün Necip Fazıl’ın mısralarını duvarlara tebeşirle yazan, kimi gün Abdurrahim Karakoç’un dizelerini okul defterinin kenarına iliştiren, kimi akşam Zarifoğlu’ndan bir cümle ezberleyip arkadaşına anlatan o çocuk, belki de bugünün kahramanıydı. Çünkü bu şehirde çocuklar kelimelerle büyür, gençler kitapla yol bulur, yaşlılar dualarını dize gibi söylerdi. Bir baba, oğluna ilk kez kalem hediye ederken, o kalemin içinde bir şehir taşırdı; o şehir Kahramanmaraş’tı. Bir gün bir çay ocağında yaşlı bir amca bana şöyle demişti: “Evlat, bizim buralarda bir kelime yere düşerse eğilip alırlar. Çünkü her kelime bir alın teridir, bir hatıradır.” İşte UNESCO’nun bugün verdiği unvan, o amcanın eğilip yerden aldığı kelimenin, yıllar sonra Paris’te yankılanmasıdır. Bu şehir zaten çoktan yazılmıştı, sadece dünya okudu. UNESCO’nun “Edebiyat Şehri” takdiri, bizim için bir sonuç değil; kelimelere gösterilen saygının, kitaplara verilen değerin, yüzyıllardır süren bir vefanın tescilidir. Kahramanmaraş’ın kaderi artık bir mısra kadar güzel, bir kitap kadar ölümsüz. Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, bu sürecin mimarlarından biridir. Onun “UNESCO’nun bu takdiri, Kahramanmaraş’ın kültürel kalkınma yolculuğunda bir dönüm noktasıdır” sözleri, bir emeğin karşılığı, bir inancın zaferidir. Bu başarı, yalnızca bir belediye projesi değil; Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nin bilimsel katkısı, UNESCO Türkiye Millî Komisyonu’nun rehberliği, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği, ve en önemlisi, Maraş halkının edebiyata duyduğu sevdanın tezahürü. Rektör Prof. Dr. Alptekin Yasım’ın dediği gibi: “Bu gurur hepimizin! Kahramanmaraş artık şiirin ve edebiyatın uluslararası başkentidir.” Kahramanmaraş, tarih boyunca sadece kahramanlık destanlarıyla değil, o destanları yazdıran kalemleriyle de öne çıkmış. Sütçü İmam’ın ilk kurşunu bu milletin yüreğinden, Necip Fazıl’ın dizeleri bu milletin vicdanından çıkmıştır. UNESCO’nun “Edebiyat Şehri” unvanı, bu kadim mirasın küresel ölçekte tescilidir. Bir anlamda, Sütçü İmam’ın direnişiyle başlayan özgürlük hikâyesi, bugün kelimelerle, şiirlerle, kitaplarla devam etmekte. Bu Gurur Hepimizin. Artık Kahramanmaraş, dünya haritasında bir kültür durağı, bir kelime mabedi, bir şiir başkenti. Kütüphaneler dolacak, şiir akşamları çoğalacak, yeni nesiller bu mirası daha da büyütecek. Bu unvan, bir son değil; kültürel bir başlangıcın işareti. Bu gurur; belediye başkanından akademisyenine, şairinden öğretmenine, kitap okuyan çocuğundan şiir yazan gencine kadar herkesin. Çünkü bu şehir artık sadece yaşanmıyor; yazılıyor.
Ekleme Tarihi: 03 Kasım 2025 -Pazartesi
Hacı Ali GÜNEÇIKAN

Artık Bu Şehrin Adı Dünyada Edebiyatla Anılacak

UNESCO…
Kâğıt üzerinde bir kurum değil, aslında insanlığın vicdan defterinde açılmış bir sayfa.
Kelimelerin sınır tanımadığı, kültürlerin birbirini anlamaya çalıştığı bir dünyanın umudu.
Yüzyıllardır savaşan insanoğluna, “barışı zihinlerde inşa edin” diye seslenen bu büyük yapı,
bugün Kahramanmaraş’a dönüp diyor ki:
“Senin kelimelerin, artık insanlığın ortak mirasıdır.”

“Edebiyat Şehri” unvanı, sadece güzel cümleler kuran bir kente verilmez.
Bu unvan, bir milletin hafızasında saklı duran kelamın, şiirin ve hikâyenin dünya sahnesine taşınması.
Kahramanmaraş, bu anlamda yalnızca bir şehir değil, bir medeniyetin kelimeyle dirilişi.

UNESCO’nun bu takdiri, Kahramanmaraş’ın kültürel kalkınma yolculuğunda bir dönüm noktası.
Dublin, Granada, Edinburgh, Prag gibi şehirlerle aynı listede yer almak;
kelimenin, düşüncenin, şiirin evrensel dilinde artık bir Türk sesi duyulacağı anlamına gelir.

Kahramanmaraş, Necip Fazıl’ın isyanını,
Cahit Zarifoğlu’nun duasını,
Abdurrahim Karakoç’un halk nefesini,
Sezai Karakoç’un diriliş çağrısını
ve Yedi Güzel Adam’ın kalp ritmini taşır içinde.

Bu şehir, kelimenin toprakla, duygunun insanla, düşüncenin inançla yoğrulduğu bir medeniyet ocağı.
Bugün bu şehir, kendi evlatlarının kalemiyle dünya literatürüne adını yazdı.
Artık edebiyat dendiğinde, bir köşede Kahramanmaraş yankılanacak.

Bir zamanlar, Maraş sokaklarında yürürken taşlara dikkatle bakan bir çocuk vardı.
Kimi gün Necip Fazıl’ın mısralarını duvarlara tebeşirle yazan, kimi gün Abdurrahim Karakoç’un dizelerini okul defterinin kenarına iliştiren,
kimi akşam Zarifoğlu’ndan bir cümle ezberleyip arkadaşına anlatan o çocuk, belki de bugünün kahramanıydı.

Çünkü bu şehirde çocuklar kelimelerle büyür, gençler kitapla yol bulur, yaşlılar dualarını dize gibi söylerdi.
Bir baba, oğluna ilk kez kalem hediye ederken, o kalemin içinde bir şehir taşırdı; o şehir Kahramanmaraş’tı.

Bir gün bir çay ocağında yaşlı bir amca bana şöyle demişti:

“Evlat, bizim buralarda bir kelime yere düşerse eğilip alırlar. Çünkü her kelime bir alın teridir, bir hatıradır.”

İşte UNESCO’nun bugün verdiği unvan, o amcanın eğilip yerden aldığı kelimenin, yıllar sonra Paris’te yankılanmasıdır.
Bu şehir zaten çoktan yazılmıştı, sadece dünya okudu.
UNESCO’nun “Edebiyat Şehri” takdiri, bizim için bir sonuç değil;
kelimelere gösterilen saygının, kitaplara verilen değerin, yüzyıllardır süren bir vefanın tescilidir.
Kahramanmaraş’ın kaderi artık bir mısra kadar güzel, bir kitap kadar ölümsüz.

Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, bu sürecin mimarlarından biridir.
Onun “UNESCO’nun bu takdiri, Kahramanmaraş’ın kültürel kalkınma yolculuğunda bir dönüm noktasıdır” sözleri, bir emeğin karşılığı, bir inancın zaferidir.

Bu başarı, yalnızca bir belediye projesi değil;
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nin bilimsel katkısı,
UNESCO Türkiye Millî Komisyonu’nun rehberliği,
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği,
ve en önemlisi, Maraş halkının edebiyata duyduğu sevdanın tezahürü.

Rektör Prof. Dr. Alptekin Yasım’ın dediği gibi:

“Bu gurur hepimizin! Kahramanmaraş artık şiirin ve edebiyatın uluslararası başkentidir.”

Kahramanmaraş, tarih boyunca sadece kahramanlık destanlarıyla değil,
o destanları yazdıran kalemleriyle de öne çıkmış.
Sütçü İmam’ın ilk kurşunu bu milletin yüreğinden,
Necip Fazıl’ın dizeleri bu milletin vicdanından çıkmıştır.

UNESCO’nun “Edebiyat Şehri” unvanı, bu kadim mirasın küresel ölçekte tescilidir.
Bir anlamda, Sütçü İmam’ın direnişiyle başlayan özgürlük hikâyesi,
bugün kelimelerle, şiirlerle, kitaplarla devam etmekte.

Bu Gurur Hepimizin. Artık Kahramanmaraş, dünya haritasında bir kültür durağı,
bir kelime mabedi, bir şiir başkenti.
Kütüphaneler dolacak, şiir akşamları çoğalacak, yeni nesiller bu mirası daha da büyütecek.
Bu unvan, bir son değil; kültürel bir başlangıcın işareti.

Bu gurur; belediye başkanından akademisyenine,
şairinden öğretmenine,
kitap okuyan çocuğundan şiir yazan gencine kadar herkesin.

Çünkü bu şehir artık sadece yaşanmıyor;
yazılıyor.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve marasgunebakis.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
HAB
(03.11.2025 19:43 - #298)
Emeği geçen herkesten Yüce Allah c.c iki cihanda razı. Kahramanmaraş'ımıza hayırlı olsun. Kalemine, kelamına Sağlık sayın başkanım.
Hacı Ali Teşekkür ederim. Allah razı olsun
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve marasgunebakis.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.