MEB’den Yapay Zekâ Destekli Eğitim Hamlesi: Türkiye Yüzyılı’na Uygun Büyük Dönüşüm Başladı

Eğitim (Web Sitesi) - Web Sitesi | 06.10.2025 - 22:15, Güncelleme: 06.10.2025 - 22:25
 

MEB’den Yapay Zekâ Destekli Eğitim Hamlesi: Türkiye Yüzyılı’na Uygun Büyük Dönüşüm Başladı

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Türkiye Yüzyılı vizyonuna uygun olarak eğitimde köklü bir dijital dönüşüm başlattı. “Eğitimde Yapay Zekâ Politika Belgesi ve Eylem Planı (2025–2029)” kapsamında geliştirilen sistem, öğrencilerin bireysel öğrenme süreçlerini destekleyen, öğretmenleri veri temelli kararlarla güçlendiren ve eğitimde fırsat eşitliğini dijital araçlarla sağlamayı hedefleyen büyük bir yenilik olarak dikkat çekiyor.

Yapay zekâ entegrasyonuyla bireyselleştirilmiş öğrenme dönemi resmen başladı Bakan Yusuf Tekin, süreci “Eğitimde yapay zekâyı etik değerlerle harmanlayarak, öğrencilerimizi bilgiye daha hızlı, güvenilir ve nitelikli biçimde ulaştırmak istiyoruz.” sözleriyle özetledi. MEBİ BİREYSEL ÖĞRENME PLATFORMU: EĞİTİMDE YENİ BİR DÖNEM MEB’in geliştirdiği Yapay Zekâ Destekli Bireysel Öğrenme Platformu (MEBİ), öğrencilerin öğrenme yolculuğunu kişiselleştiren dijital bir eğitim sistemi olarak hizmet veriyor. 2024 yılında lise ve mezun öğrencilerle başlayan proje, 2025 itibarıyla ortaokul seviyesine kadar genişletildi. Platformda yer alan bazı özellikler: Adaptif test ekranı: Öğrencinin bilgi düzeyine göre içerik sunuyor. Çalışma planı modülü: Öğrenme performansına göre kişisel rota oluşturuyor. Gelişim takip raporları: Öğrenme kayıplarını anlık olarak belirliyor. “Kanka” adlı sanal asistan: Öğrencilere rehberlik desteği sağlıyor. Sesli özetler ve video anlatımlar: Çoklu duyusal öğrenmeyi güçlendiriyor. Bu sistem yalnızca akademik başarının değil, aynı zamanda dijital okuryazarlık, problem çözme ve öz düzenleme becerilerinin gelişmesine de katkı sunuyor. PİLOT UYGULAMALARDA BAŞARI SAĞLANDI Pilot illerde yapılan ilk uygulamalardan elde edilen veriler dikkat çekici sonuçlar ortaya koydu: Öğrenciler konu tekrarlarını daha hızlı ve kalıcı biçimde gerçekleştiriyor. Öğretmenlerin raporlama ve değerlendirme iş yükü azaldı. Rehberlik süreçlerinde veri temelli karar mekanizmaları kuruldu. Veliler, platform üzerinden çocuklarının gelişimini güvenli biçimde takip edebiliyor. MEB yetkilileri, yapay zekânın artık sadece bir teknoloji değil, öğrenme ekosisteminin stratejik bir değeri haline geldiğini vurguluyor. HER ÖĞRENCİYE ULAŞAN DİJİTAL EĞİTİM Bakanlık, dijital eğitimde kapsayıcılık ve erişilebilirliği merkeze alarak yeni modüller geliştiriyor. Yapay zekâ destekli Türkçe ve İngilizce dil eğitimi platformları, öğrencilerin bireysel seviyelerine uygun içerikler sunuyor. Ayrıca özel eğitim öğrencileri için: Metin seslendirme sistemleri, İşitme engelliler için işaret dili ve altyazı teknolojileri, Kişiselleştirilmiş öğrenme içerikleri geliştirildi. Bu yaklaşım, EBA dâhil tüm dijital platformlara entegre ediliyor. ÖĞRETMENLER İÇİN YENİ ROL: REHBER VE ANALİST MEB’in dijital dönüşümünde öğretmenlerin rolü yeniden tanımlanıyor. Artık öğretmen yalnızca bilgi aktaran değil, öğrencinin gelişimini analiz eden, yönlendiren ve öğrenmeyi yöneten rehber konumunda. Bu süreçte öğretmenlere yönelik destekler: Millî Eğitim Akademisi bünyesinde yapay zekâ temelli hizmet içi eğitimler, ÖBA üzerinden dijital beceri geliştirme programları, FEYZA Projesi kapsamında 188 öğretmene “Yapay Zekâ Uygulamaları Eğitici Eğitimi.” Öğretmenler, Google Teachable Machine, Arduino, PictoBlox gibi araçlarla nesne tanıma, duygu analizi ve STEM tabanlı çözümler üretme becerisi kazanıyor. ALTYAPI VE MÜFREDATTA YENİLİKLER MEB’in yapay zekâ stratejisi yalnızca dijital platformlarla sınırlı değil; eğitim altyapısı da yeniden şekilleniyor: Ders kitapları ve dijital içeriklerde AI tabanlı görsel ve video üretimi uygulanıyor. Açık uçlu sorular için otomatik puanlama algoritmaları geliştiriliyor. BİLSEM’lerde yapay zekâ atölyeleri kuruldu. İlkokul ve ortaokullarda “Yapay Zekâ Uygulamaları” ve “Robotik Kodlama” dersleri seçmeli olarak okutuluyor.   EĞİTİMDE YÜZYILIN DÖNÜŞÜMÜ MEB, yapay zekâ temelli dijital eğitim politikalarını yalnızca bir dijitalleşme süreci değil, insanı merkeze alan bir eğitim devrimi olarak tanımlıyor. Bakan Yusuf Tekin, bu vizyonu şu sözlerle özetledi: “Öğrencilerimizin yalnızca bugünün değil, geleceğin dünyasında da başarılı bireyler olmalarını istiyoruz. Bunun için eğitimde dijitalleşmeyi etik değerlerle donanmış bir vizyonla sürdürüyoruz.” Bu kapsamlı dönüşümle Türkiye, eğitim teknolojileri alanında sadece uygulayıcı değil, model oluşturan ve ihracat yapan bir ülke konumuna ulaşmayı hedefliyor.  
Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Türkiye Yüzyılı vizyonuna uygun olarak eğitimde köklü bir dijital dönüşüm başlattı. “Eğitimde Yapay Zekâ Politika Belgesi ve Eylem Planı (2025–2029)” kapsamında geliştirilen sistem, öğrencilerin bireysel öğrenme süreçlerini destekleyen, öğretmenleri veri temelli kararlarla güçlendiren ve eğitimde fırsat eşitliğini dijital araçlarla sağlamayı hedefleyen büyük bir yenilik olarak dikkat çekiyor.

Yapay zekâ entegrasyonuyla bireyselleştirilmiş öğrenme dönemi resmen başladı

Bakan Yusuf Tekin, süreci “Eğitimde yapay zekâyı etik değerlerle harmanlayarak, öğrencilerimizi bilgiye daha hızlı, güvenilir ve nitelikli biçimde ulaştırmak istiyoruz.” sözleriyle özetledi.

MEBİ BİREYSEL ÖĞRENME PLATFORMU: EĞİTİMDE YENİ BİR DÖNEM

MEB’in geliştirdiği Yapay Zekâ Destekli Bireysel Öğrenme Platformu (MEBİ), öğrencilerin öğrenme yolculuğunu kişiselleştiren dijital bir eğitim sistemi olarak hizmet veriyor.

2024 yılında lise ve mezun öğrencilerle başlayan proje, 2025 itibarıyla ortaokul seviyesine kadar genişletildi.

Platformda yer alan bazı özellikler:

  • Adaptif test ekranı: Öğrencinin bilgi düzeyine göre içerik sunuyor.
  • Çalışma planı modülü: Öğrenme performansına göre kişisel rota oluşturuyor.
  • Gelişim takip raporları: Öğrenme kayıplarını anlık olarak belirliyor.
  • “Kanka” adlı sanal asistan: Öğrencilere rehberlik desteği sağlıyor.
  • Sesli özetler ve video anlatımlar: Çoklu duyusal öğrenmeyi güçlendiriyor.

Bu si stem yalnızca akademik başarının değil, aynı zamanda dijital okuryazarlık, problem çözme ve öz düzenleme becerilerinin gelişmesine de katkı sunuyor.

PİLOT UYGULAMALARDA BAŞARI SAĞLANDI

Pilot illerde yapılan ilk uygulamalardan elde edilen veriler dikkat çekici sonuçlar ortaya koydu:

  • Öğrenciler konu tekrarlarını daha hızlı ve kalıcı biçimde gerçekleştiriyor.
  • Öğretmenlerin raporlama ve değerlendirme iş yükü azaldı.
  • Rehberlik süreçlerinde veri temelli karar mekanizmaları kuruldu.
  • Veliler, platform üzerinden çocuklarının gelişimini güvenli biçimde takip edebiliyor.

MEB yetkilileri, yapay zekânın artık sadece bir teknoloji değil, öğrenme ekosisteminin stratejik bir değeri haline geldiğini vurguluyor.

HER ÖĞRENCİYE ULAŞAN DİJİTAL EĞİTİM

Bakanlık, dijital eğitimde kapsayıcılık ve erişilebilirliği merkeze alarak yeni modüller geliştiriyor.

Yapay zekâ destekli Türkçe ve İngilizce dil eğitimi platformları, öğrencilerin bireysel seviyelerine uygun içerikler sunuyor.

Ayrıca özel eğitim öğrencileri için:

  • Metin seslendirme sistemleri,
  • İşitme engelliler için işaret dili ve altyazı teknolojileri,
  • Kişiselleştirilmiş öğrenme içerikleri geliştirildi.

Bu yaklaşım, EBA dâhil tüm dijital platformlara entegre ediliyor.

ÖĞRETMENLER İÇİN YENİ ROL: REHBER VE ANALİST

MEB’in dijital dönüşümünde öğretmenlerin rolü yeniden tanımlanıyor.

Artık öğretmen yalnızca bilgi aktaran değil, öğrencinin gelişimini analiz eden, yönlendiren ve öğrenmeyi yöneten rehber konumunda.

Bu süreçte öğretmenlere yönelik destekler:

  • Millî Eğitim Akademisi bünyesinde yapay zekâ temelli hizmet içi eğitimler,
  • ÖBA üzerinden dijital beceri geliştirme programları,
  • FEYZA Projesi kapsamında 188 öğretmene “ Yapay Zekâ Uygulamaları Eğitici Eğitimi.”

Öğretmenler, Google Teachable Machine, Arduino, PictoBlox gibi araçlarla nesne tanıma, duygu analizi ve STEM tabanlı çözümler üretme becerisi kazanıyor.

ALTYAPI VE MÜFREDATTA YENİLİKLER

MEB’in yapay zekâ stratejisi yalnızca dijital platformlarla sınırlı değil; eğitim altyapısı da yeniden şekilleniyor:

  • Ders kitapları ve dijital içeriklerde AI tabanlı görsel ve video üretimi uygulanıyor.
  • Açık uçlu sorular için otomatik puanlama algoritmaları geliştiriliyor.
  • BİLSEM’lerde yapay zekâ atölyeleri kuruldu.
  • İlkokul ve ortaokullarda “ Yapay Zekâ Uygulamaları” ve “Robotik Kodlama” dersleri seçmeli olarak okutuluyor.


 

EĞİTİMDE YÜZYILIN DÖNÜŞÜMÜ

MEB, yapay zekâ temelli dijital eğitim politikalarını yalnızca bir dijitalleşme süreci değil, insanı merkeze alan bir eğitim devrimi olarak tanımlıyor.

Bakan Yusuf Tekin, bu vizyonu şu sözlerle özetledi:

Öğrencilerimizin yalnızca bugünün değil, geleceğin dünyasında da başarılı bireyler olmalarını istiyoruz. Bunun için eğitimde dijitalleşmeyi etik değerlerle donanmış bir vizyonla sürdürüyoruz.”

Bu kapsamlı dönüşümle Türkiye, eğitim teknolojileri alanında sadece uygulayıcı değil, model oluşturan ve ihracat yapan bir ülke konumuna ulaşmayı hedefliyor.

 

K.Maraş HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve marasgunebakis.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.