Gazze ölüme terkediliyor…
Açlıktan ölüyor…
Un sırasında silahlar ölüm kusuyor…
Çaresiz,çocuğu için un sırasında saatlerce bekliyor…
Amerika şirketi un çuvalını getiriyor,bir noktaya bırakıyor…
İsrail askerlerine haber veriyor…
Çuvalın içine, öldürücü zehir enjekte ediyor…
Birçoğunu sırada kurşunlatıyor,kurtulanlarda zehirle öldürülüyor…
Taş olsa erir…
Taş olsa erir…
Taş olsa erir…
Ya Rabbi bizleri affeyle demeye bile yüzümüz yok…
Elimiz kolumuz bağlı seyirci kalıyoruz zulümlere…
Bir kötülüğü görürseniz, elinizle müdahale edin…
Gücünüz yetmiyorsa,dilinizle müdahale edin…
Buna da gücünüz yetmiyorsa,kalbinizle buğzedin…
Sahi, hiçbir şeyiniz yoksa,gözyaşlarınızda mı yok…
Gözyaşlarınızda mı kurudu…
Sahabeler az güler, çok ağlarlardı…
Câhiller ve gaddarlar ağlamazlar…
Müslümanca kalbin ve vicdanın sahibi olanlar ağlar…
Ağlayamıyorsak, kalbimiz kirli ve vicdanımız noksandır…
Necip Fazıl Üstadımız bu figanı anlatıyor;
“Ağlayın, Su Yükselsin; Belki Kurtulur Gemi…”
Söyleyecek sözüm yok…
Bugün günlerden suskunluk…
İmtihan devam ediyor…
Habiller ile kabillerin mücadelesi devam ediyor…
Ve tüm insanlık,Allaha hesap verecek…
Bizden önce de insanlar yaşadı ve öldüler ama sonsuz bir hayat bizi bekliyor…
Ve hesap gününün tek sahibi Allah…
O gün kodamanlar,siyonistler ve taraftarları hesap soran değil,hesap verenler olacaklardır…
Bugün, açlıktan şehit olan kardeşlerimiz,
Bugün,evleri başlarına yıkılan şehit olan kardeşlerimiz,
O gün yüzleri aydınlık olacak…
Gülümseyenler onlar olacak…
Sonsuz sene villalarda,cennette onlar yaşayacaklar…
Şehitler ve onlara gülümseyenler…
Ve dünyada onlarla alay edenler ve yüzleri kapkara kesilenler…
Mehmet AKPINAR
30.06.2025