YÖRESİNE ADANMIŞ BİR ÖMÜR

Programda yapılan konuşmalarda, Ali İhsan Kekeç’in edebi kimliği ve memleketine olan derin bağlılığı vurgulandı.

Kekeç, eserlerinde Anadolu insanının saf duygularını, yerel kültürün derinliğini ve Anadolu irfanını işlemişti. “Dağlara Vurur Yüreğim” ve “Şeleğim Sevda Yükü” adlı şiir kitapları, onun duygusal derinliğini ortaya koyarken; “Tekirname” adlı eseri, bölgesinin kültürel hafızasını kayıt altına alarak adeta bir sözlü tarih mirası haline geldi.

Edebiyat çevreleri tarafından “Tekir’in kültür çıkını” olarak anılan bu eser, Kekeç’in doğduğu topraklara olan vefa borcunun bir simgesi olarak değerlendiriliyor.

DOSTLARINDAN DUYGU YÜKLÜ ANILAR

Anma programında söz alan konuşmacılar, Kekeç’in yalnızca bir yazar değil, aynı zamanda iyi bir dost, yoldaş ve ağabey figürü olduğunu dile getirdi.

Yakın dostu Lütfi Kılıç, onu “kıymetli bir kardeş, vefalı bir dost” sözleriyle andı. Diğer konuşmacılar da Kekeç’in hem edebi duruşu hem de insani yönüyle çevresinde örnek alınan bir şahsiyet olduğuna dikkat çekti.

Köylüsü ve meslektaşı olan katılımcılardan biri, “Yöremizde yüksek tahsil yapmış birkaç kişiden biriydi, hepimiz için gerçek bir ağabeydi” sözleriyle Kekeç’in toplumsal rolünü özetledi.

ŞİİRLER VE EZGİLERLE ANILDI

Gece boyunca Kekeç’in kaleminden dökülen şiirler ve onlardan bestelenmiş ezgiler, salondaki duygusal atmosferi daha da güçlendirdi.

Sunucu Celalettin Kurt, şairin “Haramiler gibi gönlümü basan, battığımız yerde dura gözlerin” dizeleriyle dinleyicileri Kekeç’in dünyasına davet etti.

Ardından şairin hemşehrisi tarafından “Maruzat”, dostu Mehmet Köşk tarafından ise “Babam” şiiri seslendirildi. Her bir mısra, adeta Kekeç’in ruhuna gönderilen birer selam gibi yankılandı.

“YAŞAMAK” ŞİİRİNE BESTE: SAZLA BİR VEDA

Programın en özel anı ise, Celalettin Kurt’un Kekeç’in “Yaşamak” adlı şiirini besteleme hikâyesini paylaşmasıydı.

Sanatçı, 2000’li yıllarda bir dergide rastladığı bu şiiri “Yunus nefesli bir eser” olarak nitelendirerek bestelediğini, yıllar sonra 2020’de bizzat şairle tanışıp eserini onun huzurunda çaldığını anlattı.

Sazın tınısıyla birleşen bu performans, dinleyicilerde derin bir sessizlik ve duygusal yoğunluk yarattı.

YAŞAYAN BİR MİRAS

Bilsek Gençlik Kulübü’nde gerçekleştirilen anma programı, Ali İhsan Kekeç’in mirasının hâlâ canlı olduğunu bir kez daha gösterdi.

Eserleri, dostlarının dilinde ve yeni nesil sanatçıların ezgilerinde yaşamaya devam ediyor.

Şiirlerle, anılarla ve içten bir vefa duygusuyla geçen gece, Kekeç’in aziz hatırasına gönderilmiş bir teşekkür ve sevgi selamı olarak hafızalara kazındı.