Aydoğar’dan Asgari Ücret Çıkışı: “Bu Rakam Alın Terine Reva mı?”
"MİLLETİN SOFRASIYLA DALGA GEÇİLEMEZ"
Başkan Aydoğar, belirlenen yüzde 27’lik artışı "yaşam gerçeklerinden kopuk bir masa başı hesabı" olarak nitelendirdi. Çalışanların her geçen gün daha da yoksullaştığını kaydeden Aydoğar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dün açıklanan bu rakam, sadece bir sayıdan ibaret değildir; milyonlarca babanın boynunu bükmek, milyonlarca annenin mutfaktaki çaresizliğini görmezden gelmektir. Biz '45 bin TL olsun' derken boş bir vaatte bulunmadık. Çarşının, pazarın, kiranın ve faturanın gerçeğini dile getirdik. 28 bin TL ile bir ailenin ay sonunu getirmesini beklemek, matematik bilimine ve insan onuruna aykırıdır. Bu rakam, işçiye 'yaşama, sadece nefes al' demektir. Kimse milletin sofrasındaki ekmeğin küçülmesiyle, alın terinin değersizleşmesiyle dalga geçemez."
"REFAHIN ADRESİ BELLİDİR: MİLLİ GÖRÜŞ"
Ekonomik krizden çıkış yolunun geçmişteki Milli Görüş belediyeciliği ve hükümetleri döneminde olduğunu hatırlatan Aydoğar, adaletsiz paylaşıma tepki gösterdi. Konuşmasında tarihsel referanslara değinen Aydoğar, şu eleştirilerde bulundu:
"Bizim referansımız, işçinin hakkını avucunun teri kurumadan veren, memuruna ve emeklisine tek kalemde yüzde yüzlerin üzerinde zam yapan 54. Hükümet’in vizyonudur. O dönemde nasıl ki rant muslukları kesilip kaynaklar millete aktarıldıysa, bugün de aynısı yapılmalıdır. Ancak biz ne görüyoruz? Faiz lobilerine milyarlar akıyor, dev holdinglerin vergi borçları bir gecede siliniyor, lüks ve şatafattan asla taviz verilmiyor. Sıra asgari ücretliye, bu ülkenin asıl yükünü sırtlayan emekçiye gelince ise 'kaynak kısıtlı' deniliyor. Bu adaletsiz düzeni kabul etmiyoruz. Milletin parası, milletin cebine girmedikçe kalkınmadan söz edilemez."
"BU BİR LÜTUF DEĞİL HAKTIR"
Aydoğar, asgari ücretin bir yardım değil, bir hak olduğunu belirterek açıklamasını şu cümlelerle tamamladı:
"Hükümet yetkililerine Kahramanmaraş’tan sesleniyorum: Sizin 'artış' dediğiniz bu rakam, enflasyon canavarının karşısında daha cebine girmeden eriyip gitmiştir. İşçimize reva görülen bu miktar, geçim derdini değil ancak borcu artırır. Emekçinin alın teri, hiçbir holdingin kâr marjından daha değersiz değildir. Yeniden Refah Partisi olarak bizler, her zaman olduğu gibi bugün de işçinin, mazlumun ve dar gelirlinin gür sesi olmaya devam edeceğiz. Adil bir düzen kurulana, her haneye bereket girene kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz."